Sakarya Meydan Muharebesi
Sakarya Meydan Muharebesi

Kurtuluş Savaşı

Sakarya Meydan Muharebesi, Türk Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktasıdır. Eğer savaş kaybedilseydi, Türk milleti Sevr Antlaşmasını imzalamak zorunda kalacaktı. Kütahya-Eskişehir Savaşlarının mağlubiyetinin ardından Başkomutan Mustafa Kemal Paşa ve Fevzi Paşa cepheye gitmişlerdir. Ve daha Türklerin Sakarya Nehri’nin doğusuna kadar çekilmelerini ve savunmayı bu bölgede devam ettirmesine karar vermişlerdir. Yunanlılar da bu galibiyet sonucunda, daha da ilerleyerek Ankara’yı ele geçirmeyi amaçlıyorlardı. Mustafa Kemal Paşa “Hatt-ı müdafaa yoktur; sath-ı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaş kanıyla sulanmadıkça vatan terk olunamaz. Onun için küçük, büyük her cüzütamı (birlik), bulunduğu mevziden atılabilir.

Sakarya Meydan Muharebesi, Türk Kurtuluş Savaşı'nın dönüm noktasıdır.
Sakarya Meydan Muharebesi, Türk Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktasıdır.

Fakat küçük, büyük her cüzütam ilk durabildiği noktada, tekrar düşmana karşı cephe teşkil edip muharebeye devam eder. Yanındaki cüzütamın çekilmeye mecbur olduğunu gören cüzütamlar, ona tabi olamaz. Bulunduğu mevzide, nihayete kadar sebat ve mukavemete mecburdur.’’ diye emir verdi. Amacı, Yunan kuvvetlerinin kendi komuta merkezlerinden ayrılıp, bölünmelerini sağlamaktı. Sakarya Meydan Muharebesi Kurtuluş Savaşı’nın önemli bir savaşı olduğunu İsmail Habip Sevük de Millî Mücadeleyi destekleyen yazıları çeşitli gazetelerde yazarken savaşı bir benzetmeyle kaleme almıştır: ve sözleri; 13 Eylül 1683 günü Viyana’da başlayan çekilme, 238 sene sonra Sakarya’da durdurulmuştur.” olmuştur.


Kurtuluş Savaşı Tarihi

     22 Temmuz 1921’de Türk ordusunun Sakarya’ya ve birçok farklı noktaya çekilmesiyle birlikte, Yunan ordusu 9 gün boyunca Türk ordusunu arayarak yürümüştür. 13 Ağustostan 17 Ağustos’a kadar Porsuk çayının kuzey kısmından, güney kısmından ve Sakarya’nın güneyinden olmak üzere toplamda 10 adet kuvvetli ordularını: Sakarya nehrinin doğusuna kadar yürüttü. Yunan kuvvetleri, Türk ordusunun Mihalıççık ve Sivrihisar tarafında konuşlanacaklarını düşünmesi onları büyük stratejik bozguna uğratmıştır ve savaştaki hakimiyetlerini kaybetmelerine sebep olmuştur. Ancak 23 Ağustos tarihinde Yunan ordusu Haymana yolunda 1. Kolordusu ile Türk kuvvetlerini tespit etmiş, 2. Kolordusu ile Mangal Dağı’nın güneydoğusuna kuşatma saldırısına geçmişlerdir.

Savaş 22 gün 22 gece sürmüştür. 23 Ağustos 1921 tarihinde başlayıp 13 Eylül 1921 tarihinde sona ermiştir.
Savaş 22 gün 22 gece sürmüştür. 23 Ağustos 1921 tarihinde başlayıp 13 Eylül 1921 tarihinde sona ermiştir.

Mangal Dağına sadece on bin asker göndererek yapılan Kurtuluş Savaşı’ndaki stratejik hata, dağın ele geçirilmesini ve kurdukları köprüyle Sakarya nehrini geçmelerine neden olmuştur. Daha sonra Mustafa Kemal Paşa, Refet Bey’e telgraf çekerek Meclis’in Kayseri’ye taşınmasını istemiştir. Yunan birlikleri artık, tüm cephelere saldırıya geçmiştir. Fakat Türk ordusunun canını dişine takarak savunmaları sonucunda Yunan ordusu başarılı olamadı. Kuşatma saldırısında başarısız olan Yunan orduları Haymana tarafına mevziisini doğrultmak istemiştir. 2 Eylül tarihinde Yunan kuvvetleri Çal Dağının tamamını ele geçirmişlerdir, ama Türk birlikleri Ankara’ya kadar geri çekilmeyerek savunma yapmıştır. Ankara sınırına çok yaklaşmalarına rağmen kahramanca yapılan savunma ve 5. Türk süvarisi kolordusu tarafından yapılan cephe ikmali Yunan ordusunun hızını yavaşlatmakta önemli etkenlerinden biri olmuştur.

9 Eylül’e kadar yapılan saldırıdan Yunan ordusu sonuç alamayınca bulunduğu hatta kalarak savunma kararı almışlardır. 10 eylülde Mustafa Kemal Paşa’nın Sakarya Meydan Muharebesi – Kurtuluş Savaşı üzerine direktifleri ve komutanlığı sayesinde Türk ordusu karşı taarruza geçerek Yunan ordusunun savunma yapmasına karşı çıkmışlardır. Ve önemli stratejik konumlardan biri olan Çal dağını geri Türk ordusu geri almıştır. 13 Eylül tarihine kadar süren Türk ordusunun taarruzu sonucu Yunan birlikleri, Eskişehir-Afyon hattının doğusuna kadar çekilerek savunmaya devam etmişlerdir. Çekilmelerin sonucunda Türk ordusu sırasıyla Sivrihisar, Aziziye, Bolvadin ve Çay işgalden kurtulmuştur. Savaş 22 gün 22 gece sürmüştür. 23 Ağustos 1921 tarihinde başlayıp 13 Eylül 1921 tarihinde sona ermiştir.

Dikkatinizi Çekebilir;  Tarihi Konular Nasıl Akılda Kalır?

Kurtuluş Savaşı Sonrası

        Yunan ordusu, Ankara sınırından geri çekilirken Demiryollarını, köprüleri patlatarak, Türk sivil halkının evlerini yakarak, insanlara tecavüz ederek gitmişlerdir. Ve yaklaşık 1 milyon vatandaş evsiz kalmıştır. Savaşın ardından Türk ordusunun zararı, 5713 ölü, 18.480 yaralı, 828 esir ve 14.268 kayıp olmak üzere toplam 39.289’dur. Yunan ordusunun zararı ise 3758 ölü, 18.955 yaralı, 354 kayıp olmak üzere toplam 23.007’dir. İstanbul’a yapılan baskıyı durduran savaş, Batı Cephesi’nin de güçlenmesine yardımcı olmuştur. Aynı zamanda İtilaf Devletleri’nin Yunanistan’a güveni azalmıştır. Uluslararası toplumun TBMM güçlerine karşı bakış açısı değişmiştir ve İngiltere, Yunanistan’a destek olmaktan vazgeçmiştir. Atatürk bu savaşta dökülen çok fazla kan olduğu için bu savaşa “Sakarya Melhame-i Kübrası” yani kan gölü demiştir. Ayrıca bu savaşta çok fazla subay şehit olduğu için Kurtuluş savaşı-Sakarya savaşı adına Subay Savaşı da denmiştir.

Mustafa Kemal Paşa TBMM tarafından Müşir (Mareşal) rütbesine yükselttirilmiştir ve savaşa bizzat katıldığı için Gazi unvanı verilmiştir. Kazım Bey, Miralay (Albay) rütbesinden Mirliva (Tuğgeneral) rütbesine terfi ederek Paşa olmuştur. Aynı zamanda Miralay Fahrettin Bey, Miralay Selahattin Adil Bey, Miralay Rüştü Bey de Mirliva rütbesine terfi ederek Paşa olmuşlardır. Türk milletinin Kurtuluş Savaş – Sakarya Savaşı galibiyeti ardından orduya güveni artmıştır ve Kurtuluş  Savaşı’nın kazanılacağına dair umutları yeşermiştir. Mustafa Kemal Atatürk, Osmanlı devleti tarafından verilen tüm rütbelerin yine aynı devlet tarafından alındığını bu yüzden de Kurtuluş Savaşı – Sakarya Meydan Muharebesine kadar hiçbir askeri rütbesinin olmadığını söylemiştir. Hatta Nutukta şu ifadelerle belirtmiştir: “Sakarya muharebesi neticesine kadar, bir rütbe-i askeriyeye haiz değildim. Ondan sonra, Büyük Millet Meclisince Müşir (Mareşal) rütbesi ile Gazi unvanı tevcih edildi. Osmanlı Devleti’nin rütbesinin, yine o devlet tarafından alınmış olduğu malûmdur.”

Kurtuluş Savaşı'nın Baş mimarı - Mustafa Kemal Atatürk
Kurtuluş Savaşı’nın Baş mimarı – Mustafa Kemal Atatürk

Günümüzde Yapılan Çalışmalar

       Sakarya Meydan Muharebesi Tarihi Milli Parkı, Sakarya Meydan Muharebesi’nin yapıldığı alanda kurulan bir milli parktır. Konumu Ankara ilinin Polatlı ve Haymana sınırları arasında kalan 13 bin 850 hektarlık alanda 75 km’lik bir cepheyi kapsayarak kurulmuştur. Milli park alanı, Kurtuluş Savaşı sırasında verilen mücadelenin önemini, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundaki çekilen zorlukları, ruhunu nesilden nesile öğretebilmek, hissettirebilmek amacıyla kurulan önemli milli parklardan birisidir.

Sakarya Meydan Muharebesi – Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktalarından biri olmasına rağmen en az bilgi sahibi olduğumuz savaşlardan da biridir. 2014 yılına kadar muharebelerdeki alanlar ve mevziler araştırılmamıştır. Sadece o yıl yapılan araştırmalarda 201 şehidin yeri tespit edilmiştir ve 2014-2019 yılları arasında da 3 binden fazla şehidin yeri tespit edilmiştir. 2015 yılında milli park ilan edilmeden önce yani 13 bin 850 hektarlık bölgedeki alan dışındaki yalnızca Yıldız Dağı, Duatepe, Türbetepe ve Mangal Dağı’ndaki bazı yerler biliniyordu ve yapılan araştırmalar sonucunda milli park alanı da geri kalan bazı mevziler de şu an bilinmektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen adınızı buraya girin