Mozart Kimdir?

     İnanılmaz yetenekli bir sanatçı olan Avusturyalı besteci Wolfgang Mozart, klasik müziği derinden şekillendiren bir dizi opera, konçerto, senfoni ve sonat yarattı. Yetenekleri, o kadar bariz bir şekilde belliydi ki daha çocuk yaşta fark yarattı.

     Wolfgang Amadeus Mozart, daha 6 yaşında iken, birden fazla enstrümanı çalabilen bir müzisyendi. Yıllar geçtikçe, Mozart, çeşitli Avrupa şehirleri ve patronları arasında sonatalar, senfoniler, kitleler, canlı duygular ve sofistike dokularla dikkat çeken oda müziği, konçertolar ve operalar sundu.

     Wolfgang Amadeus Mozart, 1800’lü yılların klasik müziğinde tartışmasız en ünlü bestekarlarından bir tanesi olmuştur. Bu denli başarı yakalamasına karşın 35 yıl süren kısa bir hayat yaşamış ve birçok müzikal eserleri günümüz tarihine kadar ulaşmıştır.

Sanatçı, 27 Ocak 1756’da Salzburg, Avusturya’da dünyaya gelmiştir. Maria isminde, bir de kız kardeşi de bulunmaktaydı. Günümüz tarihinde, Mozart ismiyle tanınsa da kendi yaşadığı döneminde daha çok Wolfgang adıyla tanınmıştır. Mozart’ın müziğe olan tutkusu ve yeteneği ise bir tesadüfi değil. Babası, Leopold Mozart Avrupa’nın tanınan müzik hocalarından biriydi aynı zamanda Salzburg Başpiskoposu’nun orkestra şefiydi.

Mozart’ın Babası Leopold Mozart Oğlunu Nasıl Yetiştirdi

     Keman öğrenimi, üzerinde öğretici kitapları olan Leopold Mozart, yöntemlerini oğul Mozart üzerinde, denemeye başladı. Babası, oğlunun müziğe olan merakını ve olağan dışı meziyetlerini henüz daha 3 yaşındayken farketti. Bu inanılmaz yeteneğinin farkına varan babası, kendi mesleğini bırakarak oğlu ile daha fazla ilgilenmeye başladı. W.A. Mozart kısa sürede klavye, keman ve kilise orgu gibi enstrümanları kusursuz bir biçimde çalmayı, babasının da katkısıyla öğrendi. Babasının, eğitim kitaplarının ağırlığına karşın ilk bestesini, 4 yaşında yapmış oldu.

     Çocukluk yıllarında, birçok Avrupa şehrine geziye çıktı ve gittiği heryerde gösteriler yaptı. Artık, dilden dile dolaşmaya başlayan bir müzik dehası, dünyadaki müzisyenler tarafınca tanınmaya başladı.
Londra şehrinde, tanınmış İtalyan çellocu Giovanni Battista Cirri ile çaldılar. Gezinin devamında Lahey, Zürih ve Donaueschingen’de de konserler veren Mozart, bu uzun konser turu esnasında fazlaca ünlü müzisyenle tanışarak, bu müzisyenlerin eserlerini öğrenmiş oldu.

Büyük Yetenek Hangi Müzisyenlerden Etkilendi?

     Diğer müzisyenlerin haricinde, Johann Sebastian Bach, Mozart’ın hayatını en fazla etkileyen, müzisyen olmuştur. Öyle ki araştırmalar birçok Mozart bestesinin Bach’ın, bestelerine benzediği ve eserlerinde birçok ortak nokta bulunduğunu göstermiştir.

     Müzikte yakaladığı, muazzam başarısının yanında, sosyal yaşantısına da normal bir şekilde sürdürmek isteyen Mozart, Viyana’da karşılaştığı Constanze ile evlenmiş ancak ne yazıkki evliliğin başından ömrünün sonuna kadar maddi sıkıntılarla boğuşmuştur. İlerleyen yıllarda ise Mozart da babası gibi sarayda sanatını icra ederek, hayatını kazanmaya devam etmiştir.

     Sarayda yaşadığı sorunlar, asıl sevdiği olan, bestecilik işine devam edemesi ve boğuşmak zorunda kaldığı hastalıklar ünlü müzik dehası Mozart’ın henüz daha 35 yaşındayken, 5 Aralık 1791’de vefatına neden olmuştur. Yaşanan olumsuzluklardan dolayı ismine yakışır bir şekilde defnedilemeyen Mozart mezarının yeri ise halen bilinmemektedir.

     Günümüz tarihinden, çok da uzak bir tarih sayılmayan 1984 yılında, Milos Forman‘ın, Mozart’ın hayat hikayesi üzerine çektiği ve Peter Shaffer‘in oynadığı Amadeus isimli film, 8 dalda Oscar kazandı ve o yılın de en popüler filmlerinden biri oldu. Film tarihsel tartışmalar yüzünden, bir çok eleştiri aldı fakat Mozart’ın, yaşadıklarının ve eserlerinin insanlar tarafından, daha fazla bilinmesini için büyük yarar sağlamış oldu.

Mozart Nasıl Öldü?

     Büyük yetenek, 5 Aralık 1791’de 35 yaşında iken öldü. Ölüm nedeni tespit edilemedi.  O zamandan beri, Mozart’ın ölümüyle ilgili birçok hipotez ortaya atıldı. Bir çok insan bu ölümü, insanlar tarafından sıkça yaşanan, romatizmal ateşe bağladı. Cenazesinin, birkaç yaslıyı çektiği ve ortak bir mezara gömüldüğü bildirildi. Her iki eylem de o zamanlar Viyana geleneğiydi, çünkü yalnızca aristokratlar ve soylular halkın yasını tutuyor ve işaretli mezarlara gömülmelerine izin veriliyordu. Bununla birlikte, Viyana ve Prag’daki anma törenlerine ve konserlerine çok katıldı. Ölümünden sonra, Constanze, şüphesiz ailenin büyük borçlarını kapatmak için yayınlanmamış pek çok el yazmasını sattı. İmparatordan emekli maaşı aldı ve Mozart’ın onuruna birçok karlı anma konseri düzenledi. Bu çabalardan Constanze kendisi için, bir miktar mali güvence elde etti ve çocuklarını özel okullara göndermesine izin verdi.

     Sanatçının ölümü, o dönem için bile genç yaşta geldi. Yine de, çok erken yaşta şöhrete ve başarıya olan meteorik yükselişi, yıldızı çok erken sönmüş olan daha çağdaş müzik sanatçılarını anımsatıyor. Mozart, öldüğü sırada tüm zamanların en büyük bestecilerinden biri olarak kabul edildi. Yaptığı müzik genelikle, karmaşık, uyumsuz cesur bir ifade hissetiriyordu. Onun hakkında, biyografiler yazıldığı ve müziği diğer müzisyenlerin sürekli performanslarından ve yorumlarından hoşlandığı için eserleri 19. yüzyıl boyunca güvenli ve popüler kaldı.

     Çalışmaları, en önemlisi Beethoven’ı takip eden birçok besteciyi etkiledi. Mozart, arkadaşı Joseph Haydn ile birlikte senfoni, opera, yaylı çalgılar topluluğunun büyük formlarını tasarladı ve mükemmelleştirdi. ve klasik döneme damgasını vuran konçerto. Özellikle operaları, o dönemde müziğe özgü, esrarengiz bir psikolojik anlayış sergiliyor ve bugün müzisyenler ve müzikseverler için özel bir hayranlık uyandırmaya devam ediyor.

Kaynakça;

• Biography.com web sitesi
• musiconline.co/tr